12 Nisan 2012 Perşembe

Arayı açtık  :)

  Farkındayım tamam sakin ama buralardayım ben gene, birikim yapıyorum. Biraz fazla oldu şimdi nasıl kalkacağım altından derken, yaa Allah!

  Marid'e geldiğimiz ilk haftaların oldukça dondurucu olduğundan söz etmiştim. Hatta bu havalarda 13 gün boyunca ev aradığımızdan vs. 2-3 gün öncesi ise bize nispet yaparcasına bir bahar havasına büründü Madrid. Abartarak metroda, otobüste boğucu olmaya başladı. T-shirt ile gezmek yeterli oluyordu neredeyse.

  Tamam artık bahar geldi! Yibuuuuuu, takvim açılsın, planlar yapılsın. Eee nerey gidiyoruz? O hafta sunum var vs. Bu kadar heveslenirken şak geçen gece hiçbir şey yağmayan memlekete Rizemin en sağnak yağmurlarından yağsın. Onu da abartsın sabah kara dönüşsün, okulun etrafı bembeyaz olsun.  :/ Şimdi ise daha da bulanık bir durum da hava, ne güneş ne sıcak ne kuru ne soğuk! Bilinmez bir denklem içindeyiz adeta.

  Fakat artık kazaya bırakma şansımız yok gezmeleri. Son 2-3 ay içerisindeyiz ve Avrupa'yı keşfetmemiz lazım! ACİL! :)

  İlk bir ayı atlattığımızda bir garip moda büründük, farkında değildik de. Baktık 2 ay akıp gitmiş. Meğersem buradaki arkadaşlarda aynı durumları yaşamışlar. Böyle bir isteksizlik her şeye dair, evde oturalım modu. Sanki buraya gelmeden o kuduruk ben ben değilim burada. Lakin hiç hoş da değil bu durum. Zaman böyle akıp gitti, farkına varmadık okuldu, projeydi derken akrep yelkovanı baya kovalamış.

  Hooop dedik geçen! Nazlımla yüzledik birbirimizi. Sıkıldık diye haykırdık adeta. (Gerçi buna rağmen dünkü kulüp teklifini reddettim ama napim başım çok fena bu aralar hastayım biraz, hava çarptı) Hemen planlar yapıldı, biletler alındı. Ciddiyim bu defa aldık. :)



Mayıs
 fena
 geliyor
 benden
 söylemesi !
     :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder